Adımlarıma Işık

1 Ocak 2011 Cumartesi

2010 daha dün gibi aklımda

Bir önceki karamsar yazı'dan dolayı okuyan gözlerden özür dilerim. (Şair burada üzgünlüğünü ifade eder)

Ne demiş Tarkan, "Arada bir ben de kadere küsüyorum...".

Sevgili 2010,

Bana sandığımdan daha çok şey kattın. Görmemezlikten geldiklerimi gözümün içine soktun. Duymak istemediklerimi bağıra bağıra söyledin. Biraz daha olgunlaştırdın. Ruhumu gıdım gıdım iyileştirdin. Ben de sana izin verdim... Gidenlere hiç neden gittiklerini sormadım. Çünkü bu yıl, aynı zamanda kendi yarattığım boşlukların içine neleri düşürdüğümü, en çokta kendi kendimi hapsettiğimi gördüm. Bu yıl herkese bereket dağıttın. Sevgililer sözlenip nişanlandılar. Evlilik için gün aldılar. Zaten nişanlı olanlar evlenip yuvalarını kurdular. Birileri okulunu bitirip iş hayatına atıldı. Birileri çalıştığı yerden ayrılıp daha güzel ve hiç ummadığı kadar mutlu olabileceği bir ajansta işe başladı... Bu yıl olan biteni arkada ıirakmaya ve birdaha hiç arkaya bakmamayı öğretti. Tanıdığımı zannettiğim insanları esasında hiç tanımadığımı ve özellikle tanımamak için nasıl da üç maymunu oynadığımı gösterdi. tutsaklıklarımdan kurtulduğum bir yıldır 2010. Hemde acı çekmeden (pekâlâ dostum bunu inanarak yazmadım). Itaat duygusunun yeri geldiğinde ne kadar zor olduğunu çok derinden hissetsemde sonucunun nasıl güzel olaylar doğurduğunu canlı canlı yaşadığım bir yıl oldu.

Itiraf ediyorum; 2010 okadar da kötü bir yıl olmadı galiba.

Ali Riza Tekin'in öleceğini biliyordum. Hayal kırıklığına uğramadın. Üzüldüm sadece. Fakat en nihayetinde yıllar önce başlayıp hayatlarımıza  giren bu dizinin bitmesine sevinmiyor değilim. Zaten çok uzun zamandır izlemeyi bırakmıştım. Ben de dizinin bitmesini isteyen herkes gibi final bölümünü başından sonuna kadar, evet utanmıyorum, içten içe ağlayarak izledim :-) Çünkü biz bir dizi izlemedik... tamam tamam susuyorum :-).

2010 senesi, ağabey'ime sürekli olarak "üzülme, takma, düşünme, sadece iste bak gör olacak. Rab yapar" demelerimin sonucu tatlı bir kız nasip oldu. Iyi de oldu. Mutlu mesut pıtırcıklar oradan oraya kelebek gibi uçuşuyorlar işte. Aşk öyle birşey sanırım.

Uzun lafın kısası, her yıl herkes iyi kötü birşeyler yaşıyor. Yaşadıklarımızı yaşadığımız seneye bağlayıp geçtiğimiz yılları suçlarsak salaklık etmiş oluruz. Olup biten herşeyin sorumlusu biziz. Aldığım kararlar, yaptığım şeyler, tutarsızlıklar, ve bunun gibi bütün şeyler tamamen bizim sorumluluğumuz altında. Herkes kendi yaptıklarından ve yaşadıklarının hesabını sadece kendine verir. Ne geçen yılları ne de bir başkasını suçlamak çare değildir. Bir nebze olsun rahatladığımızı hissetsekte başkasına bok atınca, biliriz içten içe eğriyi de doğruyu da...

Hepinizin yeni yılını kutluyorum. Umarım bu yıl tek başımıza hiçbirşey yapamayacağımızı ve Tanrı'ya ihtiyacımız olduğunu tamamen anladığımız ve buna göre yaşadığımız bir yıl olur. Bunu en çok kendime, sonra da sizlere söylüyorum.

Goncagül "Yatışır"
Goncagül "Asla sömürmez"
Goncagül "Kime ne anlatmış ki sana anlatsın"
Goncagül "Bilinmezlik"

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Aman diyim birdaha düşün!