Adımlarıma Işık

5 Temmuz 2012 Perşembe

Nefesim

O an nefes almanın yeryüzündeki herşeyden çok daha önemli olduğunu anlıyorsun. Ancak kesik kesik nefes alabilirken hatta bazen alamazken o güne dek aldığın bütün nefesleri hiç farketmediğin için kendine kızıyorsun. Burnundan derin bir nefes alıp ağzından huzurla çıkarmak istiyorsun. Olmuyor. Hayatı boyunca nefes darlığı çeken insanları düşünüyorsun. Nefes alıp vermekte zorlanan büyük-küçük bir sürü insan geçiyor gözlerinin önünden. Hepsini çok daha iyi anlıyorsun ve, artık sen de onlardan biri olduğunu biliyorsun. Tek isteğin bunun kalıcı olmaması. Peki ya ölüm?...

**
Hanımelinin kokusunu bile ilk kez âşık olduğum adamın elinden tutarken duyup o sabah cennetteymişcesine mutlu olduğumu anımsadım; nefes almaya çalışırken. Ölüm değildi korkutan, o sadece bir gerçeğin başlangıcı evet ama... O'nu yalnız bırakmak için çok erkendi. Savaşmam gerekiyordu. Ölüm sağımda ve solumda bir sancı olarak saplanırken ben Sevgilimle hanimelilerle süslenmiş sokaklarda yürüdüğümü hayal edip çektiğim acıyı unutmaya çalışıyordum. 

Ve diyorum ki; hayatta üzülüp kafaya taktığım herşey boş 
Mucize aramaya gerek yok?
Alabildiğim her nefes başlıbaşına mucize!

Yaşadığım hastalığın ne kadar kötü bir tecrübe olduğunu yazmayacağım. Öyle gibi görünse de, yasadığım bu acının içinden nasıl tatlı çıktığını yazacağım onun yerine. Tanrı'nın eşsiz sevgisini ve lütfunu paylaşacagım. Çünkü gerçek olan bu; ve hayatımı nasıl mükemmelleştirdigi...

**

Ölüm ile burun buruna kaldım. Canım acıdı. Ruhum bu duruma dayanamıyordu ve kendini bırakıyordu. Güçsüz bedenim psikolojimi etkiliyor, bütün ilaç kokuları sinirlerimi yavaş yavaş bitiriyordu. 
Yoğunbakımdayken bir haber geldi. Dendi ki; "Kilometrelerce uzakta olsa bile yanında eşin. Senin için gece gündüz dua ediyor ve seni tanıyan tanımayan insanlara hasta olduğunu söyleyip onlarında senin için dua etmesini istiyor. Nerdeyse 1200 kisi senin için dua ediyor!" 
Bunun mutluluğu beni güçlendirirken Tanrı'nın merhametine sığınıp bunun benim, sadece benim Ruhsal savaşım olduğunu anladım. Ölüm beni yenemezdi. Rab benim O'na güvenmemi istiyordu. Ruhumun güçlenmesini ve zaten galip olduğumu hatırlamamı istiyordu. Bu yepyeni bir başlangıç olacaktı. Kendimi tamamen O'nun ellerine bırakmalıydım! 

İsa Mesih dedi; "Benim adımla benden ne dilerseniz yapacağım.” ~ Yuhanna 14:14

Rab şifamı verdi. Beni iyileştirdi. Bugün hâlâ biraz yorgun hissetsem bile etkilenen psikolojimden eser yok. Ağrılarım bitti. Yüreğim huzur ve esenlik dolu! Eskiden korktuğum doktorlar ve hastahanelerden artık korkmuyorum. Tanrı'ya güvenmenin ne demek olduğunu daha iyi biliyorum! Daha güçlü ve çok daha iyi hissediyorum!

Hayatında üzülüp gereksiz yere kafana taktığışeylerin aslında ne kadar önemsiz olduğunu hatırla...
Bir an geliyor ve herşey değişebiliyor unutma...
Dünyada ki mal-mülk, para-pul, şan-şöhret, markalar, tatiller vesaire... Hepsinin seni oyalamak  ve beynini uyuşturmak için olduğunu görmeye çalış
Lütfen aldığın her nefesin Tanrı'nın sana bir hediyesi olduğunu bil. Bunun için O'na, Baba Tanrı'ya şükretmek gerekmez mi? Gerektiği gibi yaşamak doğru olmaz mı? Yerde hazineler biriktirmeye çalışacağına, gökte biriktirmeye; yani hiç bitmeyecek olan sonsuz yaşam için yaşayıp çabalamaya değmez mi?...

Bu uzun yazıyı buraya kadar okuduysan teşekkür ederim : )

Rab Isa Mesih'in lütfunu yaşamanın ne kadar mükemmel olduğunu eger paylaşmazsam bunun hiçbir faydası olmaz. Sen de bil istiyoruml! Sen de yaşa! Sen de bereketlerini gör! Sen de ayrıcalığını tat! 

Hepinizi Rabbin yüreğime koyduğu sevgiyle çok seviyorum.

Tanrı'ma, canım kocama, aileme ve arkadaşlarıma, hiç tanımadığım halde desteğini ve dualarını esirgemeyen her bir yüreğe bir kez daha sonsuz kere teşekkür ediyorum!

Goncagül "Nefes"

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Aman diyim birdaha düşün!