Mügelerin
kokusu dolduruyormuş içimi…
Ilık ılık
esen yellerde dengemi sağlamaya çalışıyormuşum mavi bir kelebek gibi…
Sağa sola sendeliyormuşum istemeden, ama gideceğim yeri
biliyormuşum.
En sevdiğim renk kırmızıdır ya, beyazı yakıştırıyorum
bahar’a…
Bahçeye bakan bir mutfakta elimde fırından yeni çıkmış taptaze sıcak ekmeği dilim dilim
kesiyormuşum…
Bir yandan çay demlenirken, büyük büyükannemden kalan
porselen fincanlara doldurmanın heyecanını yaşıyormuşum içten içe…
O naneyi çok sever ya, naneli domateslerim de hazırmış…
Kalbimin sesi gelişinin sesini bastırır da duymam diye
endişeliymişim…
Olsunmuş…
Nasıl olsa içeri sızan güneş ışığı gibi usulsa sızacak ve
sarılacakmış boynuma. O zaman anlayabilirmişim geldiğini ve “umarım ekmek
kokuyorumdur…” diyebilirmişim...
Her bir dilimin üzerine bir kaç dakika sonra yaşayabileceğimiz
hayalleri sürüyormuşum…
Radyo’da en sevdigim Yael parçası çalarken huzur bir melodi
gibi kulaklarımdan girip bütün hücrelerimi dolduruyormuş…
Saatin yanında gözüme çarpan fotoğrafımız, hücrelerimi tek
tek kilitliyor, huzurumun kaçmasını engelliyormuş…
Çünkü gözlerinden doğru yola çıktığımda; zıplaya zıplaya
selam veriyorum bütün esnafa! Bisikletli gençlerin arkasından ıslık çalıyorum! Bebeklerin
yanaklarını öpmeye kıyamadığımdan makas alıyorum! Kafamı yaracak herhangi bir
direğe aldırış etmeden masmavi gökyüzünü izleyerek devam ediyorum! Mügelerin
kokusu kumruları mutlu ederken etraf ak mı ak sevinç boyuyormuş hayatı…
Bahçem hazırmış. En sevdiğim çiçek tarlalara ve yol
kenarlarına ait olduğundan burada, leylaklar, güller, mügeler, menekşeler ve
laleler açıyormuş…
Bembeyaz sandalyelerimin üzerine düşen yaprakları yok
etmeden masamın üzerini lila bir örtüyle örtüp süslemişim… Bahçemi birde nane
kokusu sarmış şimdi…
Kalbimin delicesine çarpmasına neden olan başka bir koku
daha gelmiş sonra…
Oturmuş masama… elinde benim için aldığı çilek reçeliyle…
*
Şimdi baharım böyle değil. Şimdi baharın bütün güzel kokularına
ragmen yarımım. Değil ekmek kokusu, fırını verseler iyi
olmuyorum. Hasret bahar’a yakışmıyor. Bütün renklerin adı özlemken parmağıma
çarpan bir böceğin tehditiyle kamçılanıyorum…
Biliyorum bitecek bu özlem ve bu ‘eksik’ geçirdiğimiz son
bahar olacak.
Goncagül “Kumru”
Benimde hep bi yanım 'eksik'. bahar hiç gelmeyecek gibi...
YanıtlaSil