Adımlarıma Işık

19 Mayıs 2011 Perşembe

Geç Kalınmış Bahar Yazısı

Mis gibi toprak ve çiçek kokusu. Rengarenk sokaklar. Cıvıl cıvıl kuşlar. Neşe saçan çocuklar. Kıyıda köşede utanmadan sıkılmadan öpüşen çiftler. Bağrışan, şakalaşan gençler. Daha rahat yürüyen ihtiyarlar. Gelmiş bahar.

Peki ben bunun neresindeyim?

Ne de geç farkettim bu yıl bahar'ı.

Ev koşuşturmaları, iş değiştirmeler, yalnızlıklar, kalabalıklar, suskunluklar vesaire derken bir baktım yüzüme akşam güneşi vurmuş ve odama fevkalâde müge kokuları dolmuş.

Aynaya bile bakmaya vakit bulamıyorum şu sıralar. Yapmaktan usanmadığım ve ertleyemediğim tek şey kitap okumak galiba. Biraz da umursamazım son günlerde. Yoğunluğun içinde yuvarlandım, top oldum, biri şutlasa da uzak çooook uzak diyarlara gidiversem diye düşünüyorum. Oturduğum yerde derin derin hayallere dalıyorum. En çok ta İstanbul'u özlüyorum.

Yine saçlarımdan bıktığım kendimde değişiklikler yapmak istediğim bir döneme girdğime göre harbiden sıkılmış olmalıyım. İşe bak, ne istediğimi bile bilmiyorum. Emin olmak için kendi kendimi oturup dinlemeye ihtiyacım var. Ayrıca kaşınıyorum yine gazamız mubarek olsun. Kızarmalara bozarmalara başladım. Yok yok, bence bahar ile ilgisi yok. Tamamen ruhsal yani. Sorun tamamen beynimin içinde.

Bir albüm hazırladım kendime. Fotoğraflarımı koydum içine. İnternet revaçta oldu olalı kaç kişi fotoğraf albümü hazırlıyor çok merak ediyorum. Ne kadar değerli ve özeldir fotoğraf albümleri oysa. Düşünüyorum da; hani güzel sultanım Elmas yayam ve canımın içi Talin tatam (yengem, dayımın hanımı) olmasaydı yıllarca her fırsat bulduğumda kucağıma alıp teek tek inceleyebileceğim bir geçmişim olamazdı. Hiç bıkmazdım. Kendimi bildim bileli aynı albümleri defalarca inceliyorum. Aynı fotoğraflarda takılıp kalıyorum. Aynı anıları anımsıyor, doluyorum. Çok nostaljik bir yapım vardır zaten. Severim eskinin insanını da şarkılarını da... herşeyini aslında.

Velhasıl yüreğim ahanda bu yazım kadar karışık sevgili okurcanlar.

Kasıklarımda ağrıyor zaten.

Bahar geldi...

Şimdi sizi cıvıldamanız, şakımanız ve de sevinmeniz için yalnız bırakıyorum.

Goncagül "Baharı bekleyen kumrular gibi"

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Aman diyim birdaha düşün!