Kaç zamandır cep telefonuna bakmadan dostunla sohbet ediyorsun?
Ne kadar oldu fotoğraf albumlerini çıkartıp hatıraları incelemeyeli...
Ya da ne zamandır 'yerini bildirmeden' özgürce sokaklarda gezmiyorsun?
En son ne zaman vakit ayırdın sevdiklerine?
Ne zaman başını kaldırıp harekete geçtin...
Her birimizin bu genişleyen imkânlar arasında daracık bir alanda sıkışıp kalması sence de çok tuhaf değil mi?
Teknolojinin zenginliği içerisinde boğulup değerleri bir bir yok edişlerimiz mesela...çok sallamak istediğin ama omuzumuzda külfetmişcesine boyun büküşlerinin farkına varsan...
Ve o küçücük ekrana bakmadan bir saat geçiremeyip herşeyden herkesten haberdar olmak isteyişlerine son verip derin bir nefes alsan.... 
Sonra biri çıkıyor ve "yapamazsın ki..." diyor.
"Hiç görmemiş, hiç duymamış gibi olmaz ki" diyor.
Hak veriyorum...
Yinede, bütün bunları düşününce bu bahsettiğim araçlar insanları yönetmesin, insanlar ihtiyaç duydukça o araçları yönetsin istiyorum.
Değerler kaybolmasın.
Özgürlük yok olmasın.
Mahremiyet açılmasın.
Vefa olsun.
Kıymet bilinsin.
Saygı bâki kalsın.
O kadar ulaşılmazı istiyorum ki, kendi kendimden canım sıkıldı!
Pöh!
Hadi bye
Goncagül "İstek"
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Aman diyim birdaha düşün!